Bir önceki yazımızda egzersizin depresyona ne kadar iyi geldiğini bahsetmiştik, şimdi ise beyin kimyası ndaki etkilerinden bahsedeceğiz.
Depresyon çoğunlukla vücudunuzun bir şeylerin yolunda gitmediğini fark ettiğinde verdiği sinyaldir. Kimyasal tıbbın yönlendirdiği ilaçlara hemen atılmayın, önce hayatınızı kendiniz değiştirin bakalım düzelecek mi? Kendinizi iyi hissetmek için ilaçlara değil, sağlıklı gıdalara, vitaminlere, iyi bir beslenme düzenine ve hareket etmeye ihtiyacınız var! Hareket etmekten kastımız da size işkence ettirmek değil, bir saatlik yürüyüş bile yeterlidir.
Endorfin hormonunun ve diğer hormonların ne işe yaradığından şuradaki yazıda bahsetmiştik; tekrar sizin için hatırlatalım. Endorfin kendiniz iyi ve mutlu hissetmenizi sağlayan nörotransmitter veya bilinen tabiriyle hormonlardır. Yürümek ve hareket etmek endorfin hormonu salgılar. Stresin en önemli depresyon nedenlerinden birisi olduğu apaçık ortada. Stresli bir işiniz var ise haliyle depresyona girme eğiliminiz de artmış oluyor. Egzersiz burada da imdadınıza yetişiyor ve kandaki stres hormonu olarak bilinen kortizol değerinizi düşürüyor.
Egzersiz yaptığınızda beyin kimyası üstünde olumlu etkiler gözlemleniyor. Hafıza ve duygu durumunu kontrol eden hücrelerin sayısında artışlar gözlemlenmiştir. Vücut gücü gerektiren ve işleri gereği hareket etmeleri gereken insanlar ile masa başında gün boyu çalıştıran insanları karşılaştırırsanız, şehirli insanların depresyona ne kadar yatkın olduğunu daha iyi göreceksiniz. Tüm gün tarlada tarlasını ekip biçen çiftçinin depresyona girdiğini nerede duymuşuz? Hep depresyondan bahsettik ama mutlu olmak için illa depresyona girip hareket etmeniz gerekmiyor. Kalp krizinden tutun diyabete, şeker hastalığına ve eklem ağrılarına kadar her şeyi hareketsiz bir hayatın getirdiği apaçık ortada! Sağlık sorunlarının da mutsuzluğa yol açtığın ispatlamaya gerek yoktur herhalde? Sağlık en büyük mutluluktur, sonradan değerini biliriz sadece.
