Düşünceler seni korkutuyor mu? Düşünceler ‘in seni ele geçirmesi kaygılandırıyor mu? Biz canlılar dünyaya boş gelip boş gitseydik herhangi bir sorunumuz olmazdı fakat yaşadıklarımız ve yaşayacaklarımız bizim için oldukça fazla anlam içeriyor. Bunun sonucunda oluşan düşünceler halinde ise ya mutlu oluyoruz, ya mutsuz oluyoruz ya da dengesini bir şekilde kurmaya çalışıyoruz yani bir şekilde yaşayıp gidiyoruz. Ama bazen düşüncelere yenik düşünüyoruz. Her şey fazla üst üste geliyor ve kaldıramayacak gibi oluyoruz, düşüncelerimizin esiri oluyoruz bizi yiyip bitiriyorlar sanki. Küçücük sorunlar çok büyük sorunlara dönüşüyor adeta her şeyi kafamıza takmaya başlıyoruz geleceği de geçmişi de. İşte bunlardan kurtulmak için bazı çözümler mevcut hadi bakalım;
DüşünceIer imizin en iyi aynası, yaşamIarımızın akışıdır.
Friedrich Nietzsche
1-Yaptığım Şeylerin Karşılığını Alacağım!
Dostum o kadar çok şeyden beklentin var ki eminim sen bile farkında değilsindir. Ailenden beklediğin şeyler olabiliyor, sevdiğin insandan beklentilerin olabiliyor, derslerden hatta okuduğun kitaptan bile. Bir şeyler yaparken sürekli neden-sonuç ilişkisi içerisinde yapıyoruz, çok ders çalıştığım için çok iyi not alacağım, sevgilime çok iyi davrandığım için o da bana çok iyi davranmak zorunda, insanlara değer verdiğim için ben de değer görmeliyim vb. Oluşan her durumu bir beklenti içine soktuğumuz sürece, düşüncelerimizin ve beklentilerimizin esiri olduğumuz sürece maalesef kendimize zarar vermeye devam edeceğiz. İnsanlar bize sözler vermiyorlar onlar da içlerinden geçtikleri gibi davranıyorlar iyi veya kötü fikirlerini paylaşıyorlar. Biz bu düşünceleri alıp kişiselleştiriyoruz sürekli. Bize yapılan her davranışın altında bir sebep arıyoruz neden bana kötü davrandı? Neden bana iyilik yaptı? adeta paranoyak oluyoruz. Peki bunlara gerçekten ihtiyacın var mı? Bir şey yaparken onun karşılığını almak zorunda mısın? Hayatı sadece yaşamamız gerekmiyor mu? İyisiyle kötüsüyle kabullenmemiz gerekmez mi? Kendi kendini bitirmeye gerçekten gerek var mı? Sal gitsin, özgürlük mü arıyorsun? Anın tadını çıkar, ders çalıştığın için mutlu ol, bir insana iyilik yaptığın için mutlu ol, o kitabı oku ama bir şey öğrenmek için değil o anı yaşayabilmek için. Geleceği görmeye ya da tahmin etmeye çalışma sen bir şirket değilsin, sen geçmişte yaşayan bir varlıkta değilsin. Sen mutlu olmayı hak eden birisisin bu yüzden neden-sonuç ilişkisinden kurtul ve anını yaşa dostum.
2- Sorunlarımı Çözmek Zorundayım!
Yaşadığımız sorunları çözmemiz gerekir değil mi? Ne de olsa onları biriktirirsek daha fazla soruna yol açacaktır. Peki bunu yaparken hayattan neden kopuyorsun? Arkadaşların seni dışarı çağırıyor, gitmek istemiyorsun. Çocukların seninle oyun oynamak istiyor, şimdi değil diyorsun. Eşin, sevgilin seninle zaman geçirmek istiyor, ama sen istemiyorsun. Aklında çok güzel bir proje var belki milyoner olacaksın ama yapmaya üşeniyorsun neden çünkü yaşadığın sorunları kafana takıyorsun, hatta yaşamadığın sorunları bile. Bundan kurtulman gerekiyor. İşte yaşadığın bir sorunu işte düşün, evde yaşadığın bir sorunu evde düşün, yani yaşadığın sorunları seninle beraber getirme. Yaşama amacını kaybediyorsun dostum hayat yaşadıkça güzeldir ve o sorunları tüm gün düşünmen senin hayatının tadını çıkaramamana neden oluyor. Hayat gelip geçici olduğu gibi, sorunlar da hatta mutluluklar da gelip geçicidir bunun bilincinde olmalısın. Beynimiz yenilik sever ve sen tek bir soruna takılıp kalırsan hem beynine hem de vücuduna zarar vermiş olursun. Neyse ki bu durum sigara veya zararlı maddeler gibi bağımlılık yapıcı değil, bunun farkına varırsan eğer çözümü çok basit, bir yere takılı kalma dostum.
3- Kafanı takıyorsun ama ne kadar önemli?
Bebeklerin kafaya taktıkları şey nedir? Yemek yemek ve altının değiştirilmesi diyebiliriz. Peki bir kanser hastasının kafaya taktığı şey nedir? Verdiği hayat savaşında mağlup olmamak. Peki senin kafana taktığın şey ne? Sınavların mı? Maddiyat mı? Ülkenin durumu mu? Ailevi sorunlar mı? Öz güven problemleri mi? Ölüm mü? Yoksa çok daha basit şeyler mi? Peki bunları kafana takman sana ne kazandırıyor? 1. Zamanını çöpe atmış oluyorsun 2- Enerjini harcıyorsun 3- Çevrendeki insanlardan uzaklaşıyorsun 4- Kendine zarar veriyorsun vb. Bunların farkında mısın? Muhtelemen değilsin. Artık o kadar çok alıştık ki her şeyi kafamıza takmaya, sorgulamak ve düşünmek çok güzel şeydir fakat yaşarsın biter düşüncelerin eseri olmaya gerek yok ya hele de önemsiz şeylerin.
Peki kafana neyi takıyorsun? (her şeyi kafama takıyorum)
Sınavları mı kafana takıyorsun? Ders çalış o zaman? Çalışmak mı istemiyorsun, neye çalışacağını mı bilmiyorsun, program mı hazırlamaya üşeniyorsun, sürekli daha fazla düşünceler mi geliyor bunlar normal şeyler istemediğin için bahane üretiyorsun ve sonra da sınavdan düşük alıyorsun ve kafana takıyorsun. Aynı döngüyü tekrar tekrar yaşayıp duruyorsun. İstemediğin şeyleri yapsan, o dersi çalışmak zorunda olduğunu, fedakarlıklar sonucunda güzel bir hayata sahip olabileceğini kendine kabul ettirebilsen işin oldukça kolaylaşacak. Kafanıza önemli şeyleri takın dostlar, iyi insan olmaya çalışın, görgü kurallarına uymaya çalışın, beklentisiz ve karşılıksız işler yapın. Gidip de neden sınavdan düşük aldım diye depresyona girmeyin, neden istediğim işte çalışamıyorum, neden çok para kazanamıyorum, neden kimse beni sevmiyor diye düşünmeyin. Kendinizi geliştirin, genel kültürünüzü arttırın, dil öğrenin yani kendiniz için yaşayın. Hayattaki en önemli şey güçtür, ve güç kazanmada iletişim çok önemlidir. İletişiminizi geliştirin. Kafaya takacak bir şey mi istiyorsun, bu saydıklarımı tak o zaman. Lütfen yıllar sonra dönüp baktığında “ne kadar gereksiz şeylere üzülmüşüm” diyeceğiniz şeyleri kafanıza takmayın. Çok çalışın, başarılı olun.
4- Bir daha asla aşık olmayacağım
En sevdiğim cümlelerden birisidir ” bir daha asla aşık olmayacağım, aşka inancım bitti.” Gerçekten mi? Yaşadığın şeyler yüzünden tüm geleceğini etkileyecek böyle kararlar almak mantıklı mı? Kaç yaşındasın 20 mi 25 mi? Hadi 20 diyelim, ilk 12 yılı görmezden geliyorum. Elimizde var nur topu gibi 8 yıl. 8 yıl boyunca sevgilin olduğunu düşünelim ve ayrıldınız, bir şekilde bitti. Öncelikle şunu söylemeliyim o 8 yılda yaşadığın iyi veya kötü şeyler, beraber kazandığınız anılar, beraber yaşadığınız acılar, beraber güldüğünüz olaylar seni sen yapan şeyler onları silmeye çalışma. Şimdi insan ömrü ortalama 80 yıl desek, senin ise ilişkin 8 yıl sürdü yani 1/10’u kadar. Değer mi peki? geri kalan 9/10’u çöpe atmaya değer mi? İnsanlardan uzaklaşmaya değer mi? 1/10 da yaşadığın şeyler yüzünden geri kalan 9/10’u neden görmezden gelesin? Terkedilmiş olabilirsin, terkedilecek olabilirsin, ailenden birisini kaybetmiş olabilirsin, gerçekten başına çok kötü şeyler gelmiş olabilir ama lütfen yaşadığın şeyin hayat olduğunu ve senin hayatın olduğunu unutma dostum. Sen kendini kapatırsan, sen düşüncelerinin esiri olursan olan sana olacak. Yalnız doğduk, yalnız öleceğiz. Kafaya taktığın şeyler lütfen bunlar olmasın, yaşadığın şeylerden ders çıkar ve gerisini akışına bırak.
5- Düşüncelerinin seni yönetmesine izin verme (herşeyi kafama takıyorum düşüncesinden kurtuluyoruz)
Düşünceler in yani zihnin sana bazı şeyler yapmazsan yalnız kalacağını, üzüleceğini, kaybedeceğini mi söylüyor? Yaşamadığın şeyleri mi yaşatıyor? Daha olmamış şeylere olacak gözüyle mi bakıyorsun? En büyük korkularını düşünüp kendini mi geriyorsun? Peki neden? Çünkü olacak. Çünkü bana kötü davranıyor. Çünkü onu daha çok sevmezsem beni terk eder. Yapma dostum yapma. Başkaları için yaşama ve bu başkalarına zihnin de dahil. Düşüncelerin gerçek değil, yaşamadığın şeyleri ve yaşadığın şeyleri tekrar tekrar yaşatma kendine. İçinden geçen şeyleri yap, hatta korktuğun şeyleri yap korkularınla yüzleş böylece öz güvenini arttırmış olursun. Bir düşünceyle yüzleştiğinde onu kovmaya çalışma, onu kabullen sanki birisi seninle konuşuyormuş gibi, başkasının düşünceler iymiş gibi davran. Sonra oradan çıkarman gereken dersi çıkartıp yoluna devam et. Ama lütfen korktuğun şeyleri, kaybedeceğin şeyleri düşünüp yapmaman gereken şeyleri yapma. Sevgini kanıtlamak için zarar verme, terkedilirsen kimseye zarar verme, bir yakının ölürse sen de onunla birlikte ölme.
Korkma, korkarak yaşarsan yalnızca hayatı seyredersin.
